EŞME KÖYÜ GEYVE TARİHİ SİTESİ EŞME BARAKA BİBERCİ AHMET AGA VATAN MİLLET SAKARYA eşme köyü geyve
   
 
  11-KATLİAM VE ZULÜM(yağma ve hırsızlık)

181

KARAMÜRSEL’İ İSGAL EDEN YUNANLILARIN MAGAZA

VE EVLERİ YAGMALADIKLARI, ESİR ALDIKLARI

MEMURLARA ZULMETTİKLER_

Karamürsel Eytam Müdürü Hüseyin Hilmi’nin Yunanlıların

Karamürsel’i isgalleri sırasında kasabadaki bütün çarsı ve dükkânları

yagmaladıkları, kendi evinden de bir çok degerli esyanın Yunan askerleri

tarafından çalındıgı, bir çok hakaret ve iskence gördügüne dair ifadeleri.

24 Mart 1921

Hâriciye Nezâret-i Celîlesine

Ma‘rûz-ı bendeleridir ki,

Kulları Karamürsel Eytâm Müdîrligi'nde bulundugum esnâda sene-i ma‘rûfenin

Tesrîn-i Evvel'i yirmi üçüncü cumartesi günü Yunan kıta‘âtı kasaba-i mezkûreyi isgâl

edüp çarsudaki dekâkîn ve magazaları sikest ve bütün emvâl-i ticâriyyeyi yagma ve

gârât eyledikleri hengâmda hânemin de odalarını sandık ve konsol kilidlerini kırarak

merbût müfredât defterinde cins ve kıymetleri muharrer esyâ ve nukûd ile â’ileme â’id

ve pek kıymetdâr mücevherât ve zînetleri de bilâ-fütûr güpe gündüz âsikâre ve

vahsiyâne ahz u gasbetdikleri ve keyfiyet esâsen Düvel-i Mü’telifece de mütehakkık

bulunmakda ise de böyle vahsiyâne gasb-ı emvâl ve gârâta düvel-i mütemeddinenin

râzı ve kâ’il olamayacakları bedîhî bulundugundan hukûk-ı düvel ve asr-ı hâzır-ı

medeniyyete külliyen mugâyir bulunan isbu kânûn-sikenâne icrâ etdikleri zulüm ve

i‘tisâflarının lütfen Düvel-i Mü’telife mümessillerine ismâ‘ıyla merbût defterde

muharrer maddî ve ma‘nevî dûçâr etmis oldukları iki yüz yetmis bin bes yüz gurus

zarâr ve ziyânımın Yunan Hükûmeti'nden tazmîniyle giriftâr oldugum sefâlet ve

magdûriyetden tahlîsim esbâbının istikmâline delâlet ve inâyet buyurulması bâbında

emr ü fermân hazret-i men-lehü'l-emrindir.

Fî 24 Mart sene [1]337

Karamürsel Kazâsı

Eytâm Müdîri

Hüseyin Hilmi

Müfredât Defteri

Gurus Aded

50000 Altı aded cesîm pırlanta taslarını hâvî elmas bros 1

15000 Nisâya mahsûs Flemenk ma‘mûlâtından elmas küpe 1

12000 Nisâya mahsûs elmas gögüs ignesi 1

182

5000 Nisâya mahsûs elmas yüzük 1

28000 Beher adedi mercimek cesâmetinde yirmi sekiz miskâl incü 1

12000 Flemenk tasından ma‘mûl elmas bilezik 1

30000 Elli aded Osmanlı altunu

10000 Acem-kârî halı seccâde 1

20000 Âsâr-ı atîkadan cesîm Kürd kilimi 1

3000 Nisâya mahsûs zînet besi bir yerde altun-ı Osmanlı 1

15000 Sırma islemeli antika havlu 10

3000 Kebîr ipek mendil 12

4500 Sırma islemeli kâr-ı kadîm antika çevre 15

3000 Nisâya mahsûs ipek fûta 1

60000 Karamürsel me’mûrîni miyânında Yunanîler tarafından esîr

addiyle fî 3 Tesrîn-i Sânî [1]336 târîhinde Karamürsel'den

vapurla Gemlik'e sevk ve gece sabaha kadar sogukda yataksız ve

yorgansız vapurun güvertesinde ve açıkda bırakılmak ve üç gün

sonra süngülü askerlerin nezâretleri tahtında cânîlere bile

yakısmayacak bir sûretde cebrî yürüyüsle ve her dürlü tahkîr ve

teshîre ma‘rûz bırakılmak ve mezâhim-i seferîden tırnaklarım

smek sûretiyle fî 6 Tesrîn-i Sânî sene [1]336 târîhinde Bursa'ya

sevk ve fî 14 Subat sene [1]337 târîhine kadar bî-günâh ve

ma‘sûm oldugum hâlde Bursa'da kuru tahtalar üzerinde ve her

dürlü sefâlet ve hakâret ve iskenceler revâ görülmek ve cânîlerle

berâber habsoldugum gibi Karamürsel'de bî-kes kalan â’ilem

gerek Karamürsel'de gördügü fâci‘alarla ma‘rûz kaldıgı gûnâ gün

tehdîdler ve gerekse gaybûbetimden sonra ye’s ve endîse netîcesi

olarak hastalanması üzerine üç mâh devâm eden tedâvîsinde tabîb

ücretiyle eczâ esmânı ve el’ân me’mûriyetden mahrûmiyetim gibi

zarâr-ı ma‘nevîm.

270500 Yalnız iki yüz yetmis bin bes yüz gurusdur.

Fî 24 Mart sene [1]337

Karamürsel Kazâsı

Eytâm Müdîri

Bende

Hüseyin Hilmi

BOA. HR. SYS. 2623/28

51

183

YALOVA, ORHANGAZ_ VE C_VAR KAZALARDA YUNAN

ASKERLER_ _LE ERMEN_ VE RUM ÇETELER_N_N

MÜSLÜMANLARI KATLETT_KLER_

Yalova, Orhangazi ve civarında Yunan askerleri ile Ermeni ve Rum

çetelerinin Müslümanlara karsı olan zulümlerini artırdıkları, dört kazada

yüz otuz köyü yaktıkları ve Müslüman ahalinin büyük bir kısmını

katlettikleri, Cihanköy’de katliâmdan sadece sekiz kisinin kurtulabildigi,

Hıristiyan ahali Yunanlılar tarafından silahlandırılırken Müslümanların

ellerinden silahları alınarak kendilerini müdafaa edemez, bag ve

bahçelerinde çalısamaz duruma getirildigi, bu zulmün önlenmesi için

buralara ve Yunan isgali altındaki diger yerlere _tilaf Devletleri’nin polis

ve jandarmasının gönderilmesi veya bu yerlerden çıkarılan ya da silahları

alınan Osmanlı jandarmasının silahlandırılarak yeniden

görevlendirilmesi, Hıristiyanların ellerindeki silahların toplatılması;

bunlar da olmaz ise Müslüman ahaliye silah verilmesi yolunda

girisimlerde bulunulması gerektigi.

5 Nisan 1921

Umûm Erkân-ı Harbiyye Dâ’iresi

_kinci Su‘be

Kısım: 3

Numara: 532

_stanbul

Ma‘rûz-ı çâker-i kemîneleridir ki,

Son zamanlarda Yalova, Orhangazi ve havâlîsindeki Yunan askeri ve Rum ve

Ermeni çetelerinin sekâveti tezâyüd eylemisdir. Bu hafta Cihanköy kâmilen ve

Pazarköy kısmen Rum eskıyâsı tarafından yakılmıs ve Cihanköy'den yalnız yedi erkek

ve bir kadın kurtulup köyün ahâlîsi itlâf edilmisdir. Yunanlıların orayı istîlâsından

beri dört kazâda 130 köy ihrâk edilmis ve bu köyler ahâlîsinin kısm-ı a‘zamı itlâf

olunmusdur. Ahâlî-i Hıristiyâniyye kâmilen Yunanlılar tarafından teslîh edilüp

Müslüman ahâlîden bi'l-cümle esliha toplanmıs oldugundan Müslümanlar müdâfa‘a-i

nefse gayr-ı muktedir bir hâlde bulunmakda ve her gün ölüme muntazır

olmakdadırlar. Bâ-husûs son zamanlarda Rum ve Ermeni eskıyâsı pek gaddârâne

hareket etmekde ve tesâdüf etdikleri ahâlî-i _slâmiyyeyi katleylemekde olduklarından

Müslümanların köylerinden çıkmaları, tarlalarında çalısmaları gayr-ı mümkin

184

bulunmakdadır. Bu vaz‘iyyet-i fecî‘anın bu sûretle temâdîsine âlem-i medeniyyetin

hayât-ı insâniyyet-kârâneleri müsâ‘id bulunmayacagı der-kâr oldugundan gerek isbu

havâlîye ve gerek Yunanlıların isgâli altında bulunan diger mahallere hükûmât-ı

mü’telife jandarma ve polisine mensûb ba‘zı zâbitânın i‘zâmıyla bu vakâyi‘in men‘i

veyâhûd havâlî-i mezkûreden çıkarılmıs veya silâhları alınmıs olan Osmanlı

jandarmasının yeniden sevki veya silâhlarının i‘âdesi ve Hıristiyanların ellerinde

bulunan silâhların toplanması, bunlar mümkin olamaz ise ahâlî-i _slâmiyyenin

müdâfa‘a-i nefs içün teslîh edilmesi en basît kavâ‘id-i adl ve insâniyyet îcâbından

bulunmagla bu bâbda îcâb eden tesebbüsâtın serî‘an îfâsıyla netîcenin emir ve teblîgi

menût-ı re’y-i fahîmâneleridir. Ol bâbda emr ü fermân hazret-i veliyyü'l-emrindir.

Fî 26 Receb sene [1]339 ve

Fî 5 Nisan sene [1]337

Harbiye Nâzırı

_mza

BOA. HR. SYS. 2623/45

52

RUMLARIN _ZM_T’TE EVLER_ YAGMAYA VE

MÜSLÜMANLARI KATLE BASLADIKLARI

_zmit Yunan Kumandanlıgınca eli silah tutan Müslümanların sabah

ve aksam polis karakollarına görünmelerinin emredildigi, bütün

erkeklerin muhâfazahane denilen yerde toplandıgı, Yunanlıların bu

uygulamalarından cesaret alan mahallî Rumların da evleri yagmaya ve

tesadüf ettikleri Müslümanları katletmeye basladıkları.

12 Nisan 1921

Bâb-ı Âlî

Dâhiliye Nezâreti

Kalem-i Mahsûs

12/4/[13]37

Dersa‘âdet Emniyet Müfettisligine

185

Târîh-i hâzırdan üç gün mukaddem _zmit Yunan Kumandanlıgıyla makâm-ı

mutasarrıfîden ta‘mîm edilen bir emirde eli silâh tutan ahâlî-i _slâmiyyenin her gün

sabah ve aksamları polis mevâki‘inde isbât-ı vücûd ederek bulunmaları emredilmis ve

son def‘aki emîr üzerine bütün erkeklerin muhâfazahâne ittihâz edilen bir mahalde

toplanarak mevcûdiyetleri te’mîn edildigi ve bundan cesâret alan mahalle Yunan,

Rum sivil ve askerleri hânelerde yagma kasıd ve silâh taharrî bahânesiyle dühûl ve

tesâdüf eyledikleri kadın, çocuk ve ihtiyarlara hücûm ile katli‘âma ictisâr eylemekde

oldukları, _zmit esrâfından Tüccâr Mustafa Beyle yine esrâfdan Esrefzâde Ahmed

Efendi ifâdâtından anlasılmıs olmagla berây-ı ma‘lûmât arzolunur.

Dersa‘âdet Istıtlâ‘ât

Me’mûru

Aslına mutâbıkdır

_mza

BOA. DH. KMS. 60-2/2

53

YUNAN, ERMEN_ VE RUMLARIN YALOVA VE C_VARINDA

MÜSLÜMANLARA KARSI SOYKIRIMA BASLADIKLARI

Yalova ve civarında Yunanlılar ile onların silahlandırdıgı Rum ve

Ermeni çetelerinin, Müslüman halkı yok etmek amacıyla yagma, öldürme,

ırza tecavüz, zulüm ve iskence uyguladıkları, ulasım yollarını kestikleri,

harb bölgesi ilan etmeksizin sahil köylerini gemilerdeki toplardan atılan

yaglı paçavralarla yaktıkları, top menzili dısında kalan köyleri de

çetelerin yardımıyla yakıp halkını katlettikleri, Müslümanların ellerindeki

bütün silahları alarak Rum ve Ermenileri silahlandırdıkları hakkındaki

bilgiler ile yakılan köylerin isim ve ev sayıları.

16 Nisan 1921

Dâhiliye Nezâreti

Kalem-i Mahsûs Müdîriyeti

Târîh: 16 Nisan sene [1]337

186

Hâriciye Nezâret-i Celîlesine ve Sadâret-i Uzmâya

Yalova kazâsı Meclis-i _dâresi a‘zâ-yı sâbıkasından Yakub Bey tarafından

verilen varakanın sûreti (Manzûr-ı sâmî-i Sadâret-penâhîleri olmak üzre leffen takdîm

kılındı) leffen savb-ı âlî-i nezâret-penâhîlerine irsâl kılındı.

Münderecâtına nazaran Yunan isgâl-i askerîsi altında bulunan Yalova

kasabasıyla mülhakâtında Yunanîlerin ve anlar tarafından teslîh ve himâye edilen

Rum ve Ermeni çetelerinin îkâ‘ etdikleri mezâlim ve fecâyi‘in su son zamanlarda pek

elîm ve hâd bir dereceye geldigi ve bir tarafdan turuk-ı muvâsalası kat‘edilmis olan

ahâlî-i Müslime katl ve emvâl ve esyâsı gasb ve muhadderât-ı _slâmiyyenin ırzlarına

tasallud edilmekle berâber diger tarafdan da mıntıka-i harb i‘lân edilmeksizin

gemilerden atılan yaglı paçavralı top atesleriyle köylerin ve çeteler ma‘rifetiyle dahi

top menzili hâricinde kalan karyelerin ihrâk olunmakda bulundugu anlasılmıs ve

Yalova'da katli‘âmın basladıgı da dün aksam firâren Dersa‘âdet'e gelen bir yolcunun

ifâdesine atfen mûmâ-ileyh tarafından baskaca bildirilmisdir. Her girdikleri yerlerde

ahâlî-i _slâmiyyeye karsı dürlü dürlü vesîleler ile mezâlim îkâ‘ından hâlî kalmayan

Yunanîlerin bi'l-hâssa Marmara sevâhili Müslim ahâlîsi hakkında ta‘kîb etmekde

oldukları siyâset-i imhâ-kârâne, eyyâm-ı ahîrede câlib-i dikkat bir dereceye varmıs

oldugundan evvel ve âhir yazıldıgı üzre bu misillü mezâlim ve fecâyi‘in men‘-i

tahaddüs ve tekerrürü içün îcâb edenler nezdinde sûret-i mü’essirede tesebbüsât

icrâsıyla berâber mezkûr varakada beyân oldugu vechile tevkîf edilmis olan ahâlînin

ihlâ-yı sebîlleri ve köylerinin ihrâk edilmesinden dolayı açıkda kalmıs ve hayât ve

memâtları mechûl bulunmus olan ahâlî hakkında dahi ma‘lûmât-ı lâzıme istihsâli

(lüzûmu Hariciye Nezâret-i Celîlesi'ne yazılmıs olmagla ol bâbda) mütevakkıf-ı

himem-i aliyye-i nezâret-penâhîleridir ol bâbda.

Türk-Yunan mes’elesine mütedâ’ir tahaddüs eden vaz‘iyyet-i ahîre üzerine

Anadolu'da baslayan harbin, _zmit körfezine kadar tevessü‘ etdigi ma‘lûmdur. Mezkûr

körfez dâhilinde ve leb-i deryâda bulunan Yalova kasabasıyla merbûtu karyeler

öteden beri Yunan isgâl-i askerîsi tahtında olmagla berâber bidâyet-i isgâlinden

i‘tibâren zuhûr-yâfta olan bir takım fecâyi‘ ve sivil ve mutî‘ ahâlîye karsı Yunan

kuvvetleriyle anların himâye ve tesvîk-kerdesi olan bir takım Ermeni ve Rum

çetelerinin icrâ etmekde oldukları yagma, kıtâl, zulüm ve iskence, müte‘addid def‘a

iktizâ eden makâmâta sikâyetle önü alınması ve inde'l-iktizâ Düvel-i _’tilâfiyye

mümessillerinin nazar-ı dikkatlerinin celbi husûsu ricâ ve istirhâm edilmis ise de

ma‘a'l-esef bir netîce-i sâlimeye dest-res olunamamısdır. Beseriyet ve insâniyete

muhâlif olan su harekâtın men‘ine muvaffakiyet hâsıl olamamasına ve medeniyet

nâmına hiç bir tarafdan müdâhale vâki‘ olmadıgını görenler bu def‘a sâyân-ı esef,

ta‘mîri imkânsız bir takım hâlâta cür’et-yâb olmakdadır ki ehemmiyetle enzâr-ı âlem-i

medeniyyete i‘lânını ricâ eyleriz, söyle ki:

187

1- Yalova Yunan isgâl kumandanı gerek nefs-i kasabada ve gerek kurâda

mevcûd ve mütemekkin ahâlî-i _slâmiyyenin bütün eslihasını zabt ve Rum ile Ermeni

olan ahâlînin silâhlarını kendilerine terk ile olmayanlara da silâh tevzî‘ eylemisdir.

2- Ermeni ve Rumlardan müte‘addid ve muhtelif çeteler teskîl ederek kasaba ve

kurânın turuk-ı muvâsalasını kat‘ ve ahâlî-i _slâmiyyenin bütün emvâl ve esyâsını

gasbetdirmisdir.

3- _slâm olan afîf bir takım nisvâna cebren ta‘arruz ve bir çoklarının bikrlerini

izâle ve yol üzerlerinde veya dere kenârlarında _slâm yolcularını katl ve fâ‘illerini

bildikleri hâlde ta‘kîb etmemekdedir.

4- Bütün fecâyi‘e âlet ve vâsıta olan çeteler müsellah oldukları hâlde, kemâl-i

emniyyet ve serbestî ile adalara ve _stanbul'a gidüp gelmekde ve _slâm olan erkek

degil kadınların bile Dersa‘âdet'e azîmetlerine ve su sûretle hayâtlarının taht-ı

emniyyete alınmasına müsâ‘ade edilmemekdedir. Garîbi ve medeniyete bir leke teskîl

eden bir mes’ele varsa fâ‘illerin nefs-i _stanbul'da bile serbestce dolasup hareket

etmeleridir.

5- Harb mıntıkası oldugunu i‘lân etmeksizin bahren bütün karyelere

gemilerinden ates açılarak yaglı paçavralarla köyleri ihrâk ve diger tarafdan husûsi

çeteler ma‘rifetiyle top menzili hâricinde kalan kurâyı giriftâr-ı remâd etmekdedir ki,

sivil ahâlî, kadın ve çocukların ne oldugu mechûlümüz kalmıs ve nefs-i Yalova'daki

bütün erkek ve ahâlîyi habs ve tevkîf ile aksam Yalova'dan firâren Dersa‘âdet'e gelen

bir yolcunun elîm ifâdesine nazaran da Yalova'da katli‘âmın baslamıs oldugu;

Solucak[Sogucak] hâne: 120, Esediye hâne: 100, Pasaköy hâne: 95, Kurtköy hâne:

150, Resadiye hâne: 800, Gacık hâne: 150, kurânın evvelen yagma ve bi'l-âhire ihrâk

ve ahâlîsinin ne oldugu hâl-i mechûliyetde kalmısdır. Sivil ahâlînin tahlîsine ve henüz

ihrâk edilmeyen kurânın men‘-i ihrâkına ve katli‘âma meydân verilmemesi esbâbının

ehemmiyetle istikmâli zımnında Hükûmet-i Seniyye'nin nazar-ı dikkati celbolunur.

_stanbul Balıkpazarı'nda Kafes sokagında

1 numarada yag ticarethânesi sâhibi Meclis-i

_dâre a‘zâsından Yalovalı

Yakub

BOA. DH. KMS. 60-2/55

54

188

YUNANLILARIN ORHANGAZ_, GEML_K VE YALOVA’DA ERMEN_ VE

RUM ÇETELER_YLE B_RL_KTE KÖYLER_ YAKIP MÜSLÜMANLARI

ÖLDÜRDÜKLER_ VE MALLARINI ÇALDIKLARI

Yunanlıların Orhangazi’de on altı köyü yakıp yagmaladıkları ve

ahalisinin bir kısmını öldürdükleri, kadınların namuslarını kirlettikleri,

kaza nüfusunu iskence altında Gemlik’e sürdükleri, Düyûn-ı Umûmiye ve

Reji idârelerinin kasalarını soydukları, Yalova ve Gemlik’te Rum ve

Ermeni çeteleriyle birlikte hareket ederek, yalnız Yalova’da on bir köyü

yakıp ahalisini katlettikleri, esya ve hayvanlarını götürdükleri, katliâmdan

korkan civar köy ahalisinin Çınarcık’ta toplandıgı, kaza merkezinde

bulunan Müslüman idareci ve memurların tutuklandıgı, katliâmın

durdurulması, Müslümanların can, mal ve namuslarının emniyet altına

alınması için acilen tedbir alınması gerektigi.

21 Nisan 1921

Bâb-ı Âlî

Dâhiliye Nezâreti

Kalem-i Mahsûs

9988/296

Müsta‘celdir

Huzûr-ı Sâmî-i Cenâb-ı Sadâret-penâhîye

Ma‘rûz-ı çâker-i kemîneleridir,

16 Nisan [1]337 târîhli ve 9981 numaralu tezkire-i âcizîye zeyldir. Yalova ve

Gemlik kazâları muhtârları ile esrâfından bes zât bugün makâm-ı çâkerîye

bi'l-murâca‘a Yunanîler tarafından oralarda su son günlerde îkâ‘ olunan mezâlim ve

fecâyi‘den bir lisân-ı sûzisle bahis ve sikâyet etdiler. Gerek mûmâ-ileyhim cânîbinden

vâki‘ olan ifâdâta gerek Orhangazi kazâsı beledî re’îsi ile esrâf ve mu‘teberânından

müte‘addid imzâ ile verilüp bir sûreti leffen takdîm kılınan varaka münderecâtına

nazaran Yunanîlerce teslîh ve tesvîk edilen Rum ve Ermeni çeteleri ile birlikde

hareket eden Yunan askerleri tarafından Yalova kazâsı mülhakâtından on bir pâre

köyün tamâmen ihrâk ve ahâlîsinden bir kısmının katledildigi ve kadınların ırzlarına

tasallut olunmakla berâber ahâlîye â’id emvâl ve esyânın ve hayvanâtın kâmilen gasb

ve yagma olundugu ve maktûlînin na‘slarının kaldırılmayarak el-yevm meydanda

bulundugu ve Çalıcaköy, Zendan(?), Güllük ve Ortaburun köyleri ahâlîsinin

korkularından köylerini terk ile Çınarcık civârında toplandıkları ve hayâtlarının

189

tehlikede bulundugu ve Gemlik kâ’im-i makâmıyla müftîsinin ve me’mûrîn-i kazâdan

bir kısmının Yunanîler tarafından bi't-tevkîf _zmid'e ve Armudlu jandarma

kumandanının da kezâlik tevkîf olunarak Gemlik'e gönderildikleri ve Gemlik

esrâfından bir kaç zâtın silâh aramak bahânesiyle hânelerine girilerek mücevherât ve

sâ’ire gibi zî-kıymet emvâl ve esyâsının yagma edildigi ve Orhangazi kazâsını ihtivâ

eden yirmi bir parça _slâm kurâsından on altısının Yunan isgâl kıta‘âtı tarafından

ihrâk ve ahâlîsinden ba‘zılarının katl ve kadınlarının nâmûslarına tecâvüz olundugu

ve kasaba ahâlîsinin kâffesinin bu kerre de me’mûrîn-i mahalliyye ile berâber Gemlik

kasabasına sevk ve tehcîr edildigi ve hîn-i tehcîrde Düyûn-ı Umûmiyye ve Reji

idârelerinin kasaları kırılarak muhteviyâtı yagma ve esnâ-yı râhda ahâlîye envâ‘-ı

mezâlim ve iskence icrâ olunmakla berâber gerek kasabalarında bırakdırılan gerek

nezdlerinde bulunan emvâl ve esyânın tamâmen gasbolundugu anlasılmısdır. Evvel ve

âhir arzolundugu ve Hâriciye Nezâret-i Celîlesi'ne de bu kerre te’kîden is‘âr kılındıgı

vechile Yunanîler tarafından ahâlî-i _slâmiyyeye karsı dürlü dürlü sebeb ve vesîleler

ile îkâ‘ edile gelen zulüm ve i‘tisâf artık tahammül-güdâz bir dereceye varmıs

oldugundan bu mezâlime sûret-i kat‘iyyede nihâyet verilmek ve ahâlî-i Müslimenin

can ve ırz ve malları te’mîn edilebilmek içün iktizâ edenler nezdinde âcilen

tesebbüsât-ı mü’essire îfâsı mertebe-i elzemiyyetde bulunmagla icrâ-yı îcâbına

müsâ‘ade buyurulmak bâbında emr ü fermân hazret-i veliyyü'l-emrindir.

Fî 14 Sa‘bânü'l-mu‘azzam sene 1339 ve

Fî 21 Nisan sene 1337 Dâhiliye Nâzırı

Nâmına Müstesâr

Bende

_mza

Hulâsa: Orhangazi kazâsı tehcîri hakkında

olup birer sûreti sehrimizdeki _tilâf

mümessillerine Fransızca olarak

takdîm edilmisdir.Dâhiliye Nezâret-i

Celîlesi Cânib-i Âlîsine

Devletlü efendim hazretleri,

Orhangazi kazâsını ihtivâ eden yirmi bir _slâm karyeden ancak bes karye

kalmısdır. Diger on altı karye ise Hükûmet-i Yunaniyye'nin isgâl kıta‘âtı tarafından

bilâ-sebeb yagma, ihrâk, ırz nâmûsa tecâvüz ahâlîden bir kısmını katletmislerdi. Bu

def‘a da fî 16 Nisan sene [1]337 Cumartesi günü nefs-i kasaba ahâlîsinin kâffesini

erkân-ı hükûmetle berâber Gemlik kasabasına tehcîr etdiler. Hîn-i tehcîrde Düyûn-ı

Umûmiyye ve Reji idârelerinin esyâlarıyla kasa mevcûdlarını yagma ve esnâ-yı râhda

mezâlim ve iskence icrâsıyla ırz, nâmûsa tecâvüz ve imhâ ve ahâlîye hiç bir es

berâberlerinde götürmege müsâ‘ade edilmedigi gibi bi'l-cümle emvâl ve esyâlarını da

190

gasbetmislerdir. Hâl-i hâzırda nefs-i kasaba ahâlîsi Gemlik'de askerî binâsına

yerlesdirilerek gecenin hulûliyle Yunanlılar tarafından sû-i niyyet netîcesi ânî baskın

icrâ edilerek nezdlerinde bulunan bi'l-cümle nukûd ve zî-kıymet esyâlarını dahi

gasbederek aç, bî-ilâç, sefîl bir hâlde bırakmıslardır. Yunanlıların simdiye kadar

kazâmızda yapdıkları mezâlim ve iskenceye inzimâmen bu def‘aki tehcîrde sırf imhâ

politikasından ibâret olan zulüm ve hukûk-ı düvel ve hiç bir hükûmet-i medeniyyece

tervîc olunur harekâtdan bulunmadıgından el-yevm Gemlik'de sefîl bulunan ahâlî-i

_slâmiyyeye Hilâl-ı Ahmer ve Salîb-i Ahmer hey’etlerince mu‘âvenet-i mukteziyyeye

tavassut buyurulması ve simdiye kadar vukû‘ bulmakda olan bu tahammül-sûz zulüm

ve iskencesine bir nihâyet verilmek üzre kazâmızın bakıyye kalan Çeltikçi, Gedelek,

Kılıç, Gürle karyeleri ahâlî-i _slâmiyyesinin de ırz, nâmûs ve canlarının taht-ı

emniyyete alınmasını ve el-yevm Gemlik'de âlem-i medeniyyetin tecvîz edemeyecegi

vahsiyâne enva‘-ı hakâret görmekde olan kasaba erkân-ı hükûmet ve ahâlî-i

_slâmiyyesinin de Dersa‘âdet Muhâcirîn Müdîriyyet-i Umûmiyyesi'ne nakline veyâhûd

mahalline i‘âdesiyle mâl ve cânlarının muhâfazasını âlem-i _slâmiyyet nâmına ricâ ve

istirhâm eyleriz. Ol bâbda.

Fî 21 Nisan sene [1]337

Orhangazi Kazâsı

Belediye Re’îsi

Mehmed

Esrâfdan

Alâeddin

Bu dahi

Ahmed

Bu dahi

Talat

Bu dahi

Mehmed

Bu dahi

_smail

Bu dahi

........

Bu dahi

Edhem

Bu dahi

Osman

Bu dahi

Behçet

Bu dahi

Hüseyin

Hüsnü

Bu dahi

Arif

BOA. DH. KMS. 60-2/7

55

TRAKYA’DA MÜFTÜ, ESRÂF VE _SLÂMÎ CEMAAT ÜYES_

B_R ÇOK K_S_N_N ÖMÜR BOYU KÜREK CEZASINA

ÇARPTIRILDIGI

Lüleburgaz’da Mustafa Kemal’in askeri oldugunu söyleyerek

Yunanlılara iletilmek üzere haber toplayan bir Rumun yalan ifadesi

191

üzerine, Lüleburgaz müftüsü, kaza esrâfı ve Kırkagaç muallimiyle,

Kırkkilise mebusu ve kardesinin de dahil oldugu bir çok kisinin idam

cezasına çarptırıldıgı fakat cezaların daha sonra ömür boyu kürek

cezasına çevrildigi, Hayrabolu ve Dedeagaç müftüleriyle, _slâmî cemaat

üyeleri ve esrâftan çok sayıda Müslümanın sürüklenme, cınbızla sakalı

yolunma gibi iskenceler gördükten sonra hapsedildigi, Mandıralı Hâfız

Cemal’in avucuna ates konarak ölümüne sebebiyet verildigi, Yunan

kuvvetlerinin Anadolu’da aldıgı yenilgiler dolayısıyla Yunanistan’da

siyasî istikrarsızlık bas gösterdigi.

24 Nisan 1921

Bâb-ı Âlî

Dâhiliye Nezâreti

Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti

Emniyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Cânib-i Âlîsine

Atûfetlü efendim hazretleri,

Tahmînen yirmi gün mukaddem Mustafa Kâzım nâm-ı müste‘ârıyla _lyadis

ismindeki Rum Lülebergos [Lüleburgaz] kazâsına tâbi‘ Karaagaç köyüne giderek

karye mu‘allimi Hayri Efendi'ye kendüsünün Mustafa Kemal Pasa askerlerinden

oldugunu ve yakında Sarkî Trakya'ya geleceklerini beyânla agzını aramıs ve

müte‘âkiben Lülebergos müftîsine de ayn-ı sûretle ifâdâtda bulunarak aldıgı cevâbları

Yunan Hükûmeti'ne hilâf-ı hakîkât olarak ihbâr etmesi üzerine mûmâ-ileyh müftî

efendi ile karye mu‘allimi Hayri Efendi ve Lülebergos esrâfından Mahmud ve dâmâdı

_brahim beyler, Sanduk Emîni Ahmed, Enver, Çuhacı Hüsni ve Hacı Ahmed efendiler

Kırkkilise Dîvân-ı Harbince taklîb-i hükûmet cürmüyle tecrîm olunarak i‘dâm karârı

verilmis ise de bunlardan Enver ve _brahim beyler tutdukları da‘vâ vekîli sâyesinde

berâ’et etdikleri ve digerleri de kralın afvıyla cezâları mü’ebbed kürege tebdîl edildigi

ve mukaddemâ Hayrabol[u] müftîsini dere kenarına kadar sürükleyerek sakalını

cınbızla yolan müfreze, ayn-ı zulmü yapmak üzre fî 12 Nisan sene [13]37 târîhinde

Lülebergos'a gitdikleri ve Dedeagaç Müftîsi Tevfik, Cemâ‘at-i _slâmiyye Re’îsi Hacı

Safvetzâde Said ve a‘zâsı esrâf-ı memleketden Emin Efendizâde Hâfız Said Bey ve

Hâfız Said Bey'in pederi Hacı Safvet Efendi de diger bir iftirâ ile habsedildikleri.

Bununla berâber umûm Yunanistan'da kuvve-i ma‘neviyye son derece kırık

oldugundan Anadolu'da vuku‘bulacak ikinci ta‘arruzun akîm kaldıgını müte‘âkıb

Venizelos Partisi tarafından hükûmeti iskât içün bir ihtilâlin vukû‘u muhakkak oldugu

192

ve Makedonya nâmıyla nesrolunan gazetenin basmuharriri Petros Andanitis, yazdıgı

bir basmakâlede zâyi‘âtın mikdârını tasrîhle Yunan Hükûmet-i hâzırası aleyhinde

tenkîdâtda bulundugu ve Sarkî ve Garbî Trakya'da Anadolu maglûbiyetine binâ’en

son derece siddet gösteren jandarmalar köylerden tavuk ve kız istemekde bulundukları

haber alınmakla arzolunur. Ol bâbda emr ü fermân hazret-i men-lehü'l-emrindir.

Fî 14 Nisan sene [13]37

Hudûd Emniyet Müfettisi

Mehmed Nazmi

Bâb-ı Âlî

Dâhiliye Nezâreti

Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti

Umûmî: 263

Emniyyet-i Umûmiyye Müdîriyeti Cânib-i Âlîsine

Atûfetlü efendim hazretleri,

Yunanistan'da silsile-i tevkîfât devâm etmekde olup Kırkkilise'den Doktor

_smail Hakkı, meb‘ûslardan Nazmi Bey, birâderi Hâfız Halil, Vakıfcı Ali,

Kızılcıkdere'den Ahmed, Ankara'ya seyâhat etdiginden dolayı tüccârdan Mâlikzâde

Süleyman Bey'in tevkîf ve Milas Adası'na teb‘îd edildikleri ve Lüleburgaz'dan da

Bulgaristan'da mütesekkil Trakya Cem‘iyeti _htilâl Komitesi a‘zâlarından addedilen

ve Cafer Tayyar Bey zamânında mesbûku'l-hıdme olan topçu miralaylarından

Mütekâ‘id Mahmud, _kinci Ordu Kumandanı Nazım Pasa'nın yâveri Süvârî Mülâzımı

Murad, Lüleburgaz Müftîsi Eyüb, esrâfdan Arif efendilerin i‘dâma mahkûm

edildikleri ve Kırkkilise Müftî-i lâhıkı Âgâh, Arzuhalcı Ömer efendilerle Milyon(?)

Hasan Aga'nın Trakya Müslümanlarına gelen mektûbların sansüründe Yunan

Hükûmeti me’mûrlarıyla müsterek vazîfede bulunmak sûretiyle Yunan âmâline

hidmet etdikleri ve Trakyalılara karsı yapılan zulmü Müslümanlarla müsterek

protestoda bulunan Yunan meb‘ûslarının da tevkîf edildikleri Bulgaristan'ın muhtemel

tecâvüzüne karsı hudûdların tel örgülerle takviye ve Midye taraflarına fazlaca atf-ı

ehemmiyyet edildigi ve Mandıralı Hâfız Cemal Efendi'nin avucuna ates koymak

sûretiyle ölümüne sebebiyet ve emvâl ve emlâkının da müsâdere edildigi ve

Müslümanların da yakın bir âtîde askere da‘vet edilecekleri istihbâr kılınmagla

ma‘rûzdur. Ol bâbda emr ü fermân hazret-i men-lehü'l-emrindir.

Fî 24 Nisan sene [1]337

Sinekli'de Hudûd Emniyet Müfettisi

193

Mehmed Nazmi

BOA. DH. KMS. 60-2/9

 

 
EŞME KÖYÜ GEYVE TARİH
 
 


Muhacır diye küçümsenenler tarihin yazdığı savaşlarda en geriye kalanlardır,yani Düşmanla Sonuna Kadar Düğüşenlerdir; Çekilen ordunun ri'cat hatlarını sağlamak için kendini feda edenlerdir ve düşman karşısında kaçmak,çakilmek nedir bilmeyenlerdir. MUHACİRLER kaybedilmiş ülkemizin milli hatıralarıdır... M. KEMAL ATATÜRK
17/01/1931:

Dağda üç beş koyun sürüsü, Tutturmuş bir kürdüstan türküsü, Eline almış bayrak diye bir masa örtüsü , Satsan beş para etmez ne ölüsü ne dirisi, Soyu soysuz olan sensin toprak senin neyine, İte itlik yapıp kafa tutma beyine, Anlasa dedigimi sokaktaki kopek aglar haline , Duy ulan soysuz Duy, ’’NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE’’ ........................................................................................................................................................................................................................................ Kim demiş Avrupa insanı medeni? Ne edep var ne haya, çırılçıplak bedeni. Medeniyet dediğin açmaksa bedeni, Desene hayvan bizden daha medenî..
ONLAYN KİŞİ SAYISI
 
 
Sitemiz açılalı toplam 49460 ziyaretçi (89557 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol